20 Kasım 2008

rahmi koç müzesi..



bu müze ziyaretini aslında haftalar önce yaptık. tembelliğime kurban gidince yine yazmak bugünlere kaldı:( ancak mutlaka yazılması gereken çok eğlenceli bir geziydi..
burası can için bir cenetti ! aslında sadece onun için değil, bizler için de çok eğlenceli geçti. orjinal uçaklar, trenler, arabalar, tankerler, sandallar,gemiler, vapurlar. herbirinin içine rahatlıkla girip her detayını inceleyebiliyorsunuz.

koç ailesinin ürettiği birçok markanın tüm makinalarına ait ( beko bulaşık makinası gibi ) şeffaf halleri sergileniyor. tümünü düğmelerle kendin çalıştırıp makinanın iç işleyişin nasıl olduğunu öğreniyorsun.
ayrıca şimdiye kadar gördüğüm en geniş ve ayrıntılı minyatürleri inceleyebiliyorsun. bazıları aşağıdaki resimdeki gibi sahne olarak düzenlenmiş:) bu minnacık objelerde hiçbirşey unutulmamış. bu tarz minyatürlere çok meraklı olan ben sırf bunlar için bile saatlerce orda bulunabilirim :)

dökülmüş süt bile unutulmamış :)


bahçede ise eski tarz dükkanların sergilendiği bir sokak bile var. eczacı, ayakkabı tamircisi, oyuncakçı gibi.. özellikle de oyuncakçıda eski tarz teneke veya ahşap oyuncakları görünce cidden duygulandım. can bey de tabii ki sonuncuda fena takıldı.
can : anne içeriye girebilir miyim ?
anne : olmaz kuşum. bunlar bebek ve vitrinde sergileniyor sadece.
can : e ben de vitrinde otururum o zaman :)


günde iki defa ayrıca minik nostaljik bir tren gezisi yapabiliyorsun. aynı eskiden olduğu gibi ve orjinal güzergahta...



gezinin sonunda ise can bey yorgunluğu minik bir oyun bahçesinde atlı karıncaya binerek attı:)


sabah 11 gibi başladık gezmeye ve tam 4 saat sonra pes ettik. üstelik görmemiz gereken bir binayı daha es geçmek durumunda kaldık. çok yorulduk ama çok da eğlendik. büyük küçük herkese tavsiye ediyorum :)