27 Ocak 2009

can sıkıntısından...

2 haftadan bu yana yine hastasıyız. sıra bozulmadı. önce can taşıdı. ateşlendi. günlerce öküsürük ve burun akıntısı sürdü. sonra da ben.. düzeldiğini düşündüğüm zaman onu 1-2 gün yuvasına gönderdim. ancak öksürük yeniden başlayınca bu ay bir 15 gün ara verelim dedik.
böyle zamanlarda can bana adeta yapışıyor. yanımdan bir saniye ayrılmıyor. her anı onunla geçirmemi, onunla sürekli oynamamı istiyor. kendi başına hiçbirşey yapmıyor. oturduğum an kucağıma yapışıp sürekli öpüyor. bu belki de şikayet edilmemesi gereken bir durum. ama zaman zaman cidden çoook daralıyorum. gerçi bu durumun da beni sinir etmek için mi yoksa ciddi boyutta aşırı düşkünlükten dolayı mı yapıyor. onu henüz anlayamıyorum. istiyorum ki , kendi başına oynasın, kendi hayal dünyasını kursun, ki bir kaç ay öncesine kadar odasına gider saatlerce çıkmazdı. şu sıralar bunu yapmadığı gibi ya yanımdan ayrılmıyor, ya da tv karşsından kalkmıyor :( bu tembelliği nasıl kıracağım bilmiyorum.
böyle bunaldığım bir günde birlikte kurabiye yaparak zaman geçirelim dedim. ikimiz de en azından keyif alırız. gerçi mutfak/yemek konusunda ben çok beceriksizimdir ve mutfakta zaman geçirmekten de hoşlanmam. bu yüzdendir ki yemek bloglarını okumaya bayılırım. en azından okuyarak doyarım :)) yemeklerim gerçi kötü değildir, ama öyle çok uğraştırıcı yemekler yapmam. daha çok pratik ve sağlıklı şeyler yapmaya çalışırım. hamur işlerinden de özellikle uzak dururum. arada bir yaptığım bir kek ya da pratik bir börek haricinde kurabiye falan pek yapılmaz. bundan dolayı önce internette basit bir tarif aradım. gerçi tarif de çok doğru değilmiş. pek istediğim gibi olmadı ama en azından iki renk hamur yaptım ve onunla oynamak zevkini tattı beyimiz:)
tarifimiz :
önce güzelce hamur ezilir
sonra farklı şekiller denenir

farklı farklı kalıplar kullanılır
sonra tepsiye dizilir

son bir zafer gülüşü :)



ve nihayet fırından çıkarılır
ve afiyetle sütle yenilir
e artık bizim de bir kurabiye kavanozumuz var :)