27 Eylül 2006

dikkat bozuklugu diye birsey..

bugun oglum oyun grubuna basladi. ve evde de yaptigini aynen orda yapti. kendi kurallari ile oynadi :) masada oturmadi. cizim yapmadi. soylenenleri dinlemedi. yuva icinde kesfe cikti ve diger odalari dolasip dolaplari karistirdi. karnimda bile inanilmaz hareketli bir bebekti. ozellikle musteri toplantilarima bayilir ve yorumunu katardi :) 5 ayliktan itibaren ise tam anlamiyla bir cin ali kesildi. 7. ayindan itibaren emeklemeye, 9. ayda siralamaya ve 12. ayinda yurumeye basladi. onu durdurmanin imkani yok. bunun ne oldugunu arastirirken iste bu kavram cikti karsima : dikkat bozuklugu. hatta daha da ileriye gidersek : hiperaktivite. gunumuzun moda kavrami. herkes yaramaz cocuklar icin bu kelimeyi kullaniyor. oysa bu gercekten bir problem. ve bugün bunu ilk defa bir psikologun agzindan duydum oglum icin.
oglis daha 23 aylik ama tum belirtileri var :( ben ise cok sabirli bir anne degilim maalesef. zaman zaman ciddi ciddi aglama krizler geciriyorum. hatta onu sarsiyorum. ve sonra da kendimden olesiye nefret ettigim icin tekrar krize giriyorum. cok uzgunum. onun icin ne yapabilirim bilmiyorum ..sonuc mu : mutsuzlugun paradoksu ..

hedeflerim

her zaman hedeflerim vardi. döneme göre bu hedefler hep degisirdi. ama hic birini de istedigim gibi sonuclandiramadim. en son ornek de bu blog iste.. hergun yazmaya karar vermistim. goruldugu uzere 14 gun gecmis uzerinden. soyle uzun uzun dertlesmek istiyordum oysa.. bunu bile beceremedim.