sevgili aysema sobelemiş beni . takıntılarım konusunda.. düşünüyorum da aslında çok takıntılı biri değilim, değilmişim :)
ama elbette herkes gibi bazı saçmalıklarım da var..
yıllar önce izlediğim bir belgeselden sonra ev akarları konusunda korkunç takıntılı oldum. üstelik tam o dönemde çok moda olan ve inanılmaz kazık fiyatlı bir süpürge markasını pazarlayanların korkunç ısrarı ile tanışınca gerçekten çok kötü olmuştum. yeni aldığım yatağımı o aletle süpürdükten sonra gördüklerim tüylerimi diken diken etmişti ve ben salak o süpürgeyi de almıştım. şimdi mesela nevresimleri, yatak örtülerini 1 haftadan fazla kullanamam. toz alırken mutlaka heryeri önce süpürge ile çekerim. çünkü silerken sanki o tozlar etrafa dağılıyormuş gibi gelir. ya da dışardan gelir gelmez çocuk, koca hiç faketmez önce ellerimizi yıkarız ve üstümüzü değiştiririz. dışardan geldiğimiz kiyafet ile asla evde oturmayız. ha bir de ellerimi inanılmaz sık yıkarım. sudan çıkmazlar:) o yüzden çok rahat yaralanırlar:(
onun dışında oğlum konusunda biraz takıntılıyım sanırım. onunla nereye gidersek gideyim gözümün önünden 1 saniye ayıramıyorum. oysa gönül rahatlığıyla onun koşması, eğlenmesini çok isterdim. ama o kadar çok çocuk kaçırılma olayları okuyorum, duyuyorum ki valla parkta kaydıraktan falan kayarken bile yanından ayrılamıyorum.
yine oğlumla ilgili tuhaf bir takıntım da hastalık konusu. sanki onunla ilgili kötü birşey düşündüğüm zaman olacakmış gibi geliyor ve hemen aklımdan çıkarmaya çalışıyorum.
bir de iş ile takıntım vardır. korkunç düzenli ve organize bir tipimdir. bu konuda çok insanı rahatsız etmişimdir:) ama işyerinde hem görsel hem de işin kendisi ile ilgili dağınıklığa tahammül edemem.
en moda takıntım ise bloglar.. onları birkaç gün okumazsam gerçekten eksikliğini hissediyorum.
yok demiştim ama galiba epey de varmış:))
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
10 yorum:
Söz konusu hijyen ve çocuk oldumu, bu konulardaki tutumuz takıntı değil bence hassasiyet olmalı. Çıkan bi sürü hastalıklar insanın eldivenle dolaşasını getiriyor. Çocuklarımız ise malesef ki artık herşeyin temiz olduğu bir ortamda büyümüyorlar.Televizyon seyredesim , gazete okuyasım gelmiyor. Allah yardımcımız olsun.
Bu arada ilgine teşekkür ederim, iyyiz çok şükür, sadece ben son zamanlarda bi hayli yoğunum. Bayramdan sonra detaylarıyla anlatırım. İyi bayramlar..
Hijyen önemli gerçekten. Yalnız çocukların çok steril yaşatılmasının da sakıncaları var. En küçük bir mikropta hasta olabiliyorlar, biraz dayanıksız oluyorlar o zaman.
Çok korumacı olunca da arkadaşları arasında (okulda) eziliyorlar. Denge önemli, ama kolay değil. Öğreniyorlar sonunda, büyüyorlar... Siz iyi bir annesiniz, rahat olun...
Anneanne adayı olarak anne bloglarını sessiz sedasız okuyorum çoğu kez...Çok şey öğreniyorum sizlerden.
Sevgiler.
hepimizin bişeylere, biyerlere takıntısı yokmu?takılı kalmamak dileği ile Can Bey ve annesine sevgiler.iyi bayramlar.banada bekliyorum.
Denizcim ben de yazdım takıntılarımı.
senin yazdıklarının hepsine katılıyorum(akarlar hariç) benim çalışma hayatım yok ama olsaydı aynısı olurdu.
çocuk konusunda dahada beterdim fakat insanın elinde değil bu yapılanlar ben daha sonar çocuklara büyüdükçe normale dönemey başladım ama endişe durumu aklımda oluyor sonra zorla onu kovuyorum:))
çok fazla hijyen zararlı olduğunu biliyorum inmün sistemimde zayıflamamsı lazım olduğunu biliyorum.hoş bunları sen de biliyorsundur.
bizde ailece dışarıdan gelince üzerimiz değiştiririz şort veya eşofman giyilir.
takıntılaraı hayatımızda azaltmakata yarar var:))takıntızı günler dilerim.
Benim de hijyen takintim vardi ama Amerika iyi geldi. O kadar rahatlar ki temizlik konusunda zamanla insan degisiyor. Yani bu biraz da mahalle baskisi ile artiyor bence. Hepimiz birbirimize temizlik takintilari bulastiriyoruz.
Iyi bayramlar...
Oglusa opucukler....
yav ne çok benziyoruz:))
takıntılar başa bela :))
mutlu bayramlar canım
Hic olmasalar keske!
Heeyy arkadaşım nerlerdesi sen. yazmıyorsun epeydir
Ama nerelerdesin.
Yorum Gönder