10 Nisan 2012

dinlenmek mi.. yorulmak mı..

gerçekten şu  haftasonlarında dinleniyor muyuz, yoksa daha da mı yoruluyoruz.
henüz tam anlayamadım. 

allaha şükür yeşilin, ağaçın , parkın bol olduğu bir semtte oturuyoruz, yürüme
mesafesinde denize yakınız. ama yine de bu güzelliklerden gerçekten yararlanamıyoruz.
haftasonları istanbulun her noktası çünkü cehenneme dönüyor. arabayla çıksan
trafiğe takılıyorsun, gittiğin yerde park yeri bulamıyorsun, bulduğun yere de okkalı
bir para veriyorsun. sabahın köründe yollara dökülsen bunun anlamı da dinlenmek
olmuyor. arabasız gidiyorsun, minik beyimiz herşeye mızmızlanıyor. şehzade ya..
ayakta bir yerlere gitmek istemiyor..yakın mesafe de gitsek bu inatı beni deli
ediyor. herseyi bi yana bıraktık ve gidiceğimiz yere ulaştık diyelim, bakıyorum ki
her yer çöp içinde .. hele o çekirdek çöplerine illet oluyorum bu şehirde..etrafta
tuhaf insanlar.. hatta bir gün bi tanesi Can 'ı  sahildeki bir çay bahçesinde
uyarmıştı. köpük makinasından çıkan köpükler yemeğe uçuşuyormuş. adamın
üstüne uçmamı annem engellemişti. be adam o zaman açık hava işin ne. ininden
hiç çıkma. 

bana kalsa ben evden hiç çıkmayacağım da, sonucu bi önceki postta
dönüşüyor.  monotonluğa.. kendimi bir yana bırakıp onun en sağlıklı
şekilde eğlenmesini istiyorum.. ama bu gittikçe zorlaşıyor.. sizler ne yapıyorsunuz ?

4 yorum:

Deniz dedi ki...

iki haftadır Yıldız Parkı'na gidiyoruz mesela :)

Sibelbek dedi ki...

yakın yerlere pikniğe falan gitmek lazım aslında. Deniz'in yaptığı gibi Yıldız Parkı olabilir ya da Ataköy'de de böyle ördekli bir park varmış, ismini hatırlamıyorum şimdi. Bak buluşacağımız zaman böyle bir program yapabiliriz ;)

annesiningülü dedi ki...

sahile yakın oturmak bize de avantaj sağlıyor. ama pazar günleri çok kalabalık oluyor. bana kalsa bende çıkmam o ayrı ;)

Kuzununannesi dedi ki...

blogunu yenı buldum bende herzaman beklerım..bu arada son postumuz bırbırıne benzıo..keısnlıkle oyle hafta sonu ıcın dusuncelerımız aynı:)